top of page

Japonya'nın Okyanusa Atık Su Dökmesi Tehlikeli Mi?

Japonya'nın Fukuşima nükleer santralinin arıtılmış atık suyunu Pasifik Okyanusu'na dökmeye yönelik planı, başta ülke içinde ve Çin’de olmak üzere birçok ülkede endişe ve öfkeye yol açtı. 2011 yılında meydana gelen ve santrale ciddi hasar veren tsunamiden bu yana tesiste bir milyon tondan fazla arıtılmış atık su birikti ve depolanmaya devam etmesi zorlaşıyor. Suyun boşaltması adım adım ilerleyecek ve 24 Ağustos’ta başlayan bu süreç 30 yıl sürecek. Japonya’nın suyun temiz olduğunu iddia etmesine ve BM'nin nükleer gözlemcisi Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun (IAEA) onayına rağmen, bu plan derin tartışmalara yol açtı. Su kirliliği ile ilgili endişeler gündeme geldi ve su boşaltılmaya başladığından beri bu tartışmalar hararetlenmekte.


Bilim insanları, bu suyun denize dökülmesinin yaratacağı etkilerin göz ardı edilebilecek kadar küçük olduğunu açıklamış olsalar bile Çin bu durumu şiddetle protesto etmeye devam ediyor. Fukuşima'daki bir restoran zinciri 3 gün içerisinde binden fazla arama yapıldığını bildirdi. Qingdao'daki bir Japon ilkokuluna taş atılırken, Shandong'daki bir başka okula yumurta fırlatıldı. Pekin'deki Japon Büyükelçiliğine ise bir tuğla atıldı. Çin'deki Japon vatandaşlarının yaralandığına ya da şirketlerinin zarar gördüğüne dair herhangi bir bilgi olmamasına rağmen Tokyo, Pekin'den vatandaşlarının güvenliğini sağlamasını talep etti. Hatta herhangi bir tehlike arz edebilecek durumlara karşın Japonya Dışişleri Bakanlığı Çin'deki vatandaşlarını dikkatli olmaları ve toplum içinde yüksek sesle Japonca konuşmaktan kaçınmaları konusunda uyardı. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin bu talebe cevaben yaptığı açıklamada Çin’in her zaman yasal olarak Çin’deki yabancıların güvenliğini ve meşru hak ve çıkarlarını koruyacağını belirtti ve Pekin'in "Japon tarafının sözde endişelerini" dikkate aldığının da altını çizdi.


Bu protesto yüzünden yanlış bilgilerin de yayılması insanları kaygılandırdı. Çin, Japonya'yı okyanusu "özel bir lağım" olarak kullanmakla suçladı ve IAEA'yı "tek taraflı" olmakla eleştirdi. Çin'deki ana haber kaynakları atık su boşaltımının bilimsel yönünü sorgulamakta. Yanlış bilgilerle mücadele etmeyi amaçlayan “Logically” adlı İngiltere merkezli bir veri analiz şirketi, Ocak ayından beri Çin hükümetinin atık suyun Pasifik’e dökülmesi kararını hedef alan, planlanmış bir yanlış bilgilendirme kampanyası yürüttüğünü ileri sürdü. Bu şirkette çalışan Çinli Hamsini Hariharan BBC'ye yaptığı açıklamada "Bunun siyasi amaçlı olduğu çok açık." dedi. Bu protestonun denildiğinin aksine gıda güvenliği ile alakası olmadığını, Çin’in bu konuyla ilgili halihazırda pek çok skandalının bulunduğunu da ekledi. Fakat tepkiyi beslemek adına insanlar Japonya’dan gelen gıdanın güvenliğinin tehlikede olduğu iddialarına maruz kaldılar. Şangay'da bir restoran, bu bilgi kargaşasından faydalanmak amacıyla, cilt hasarını azalttığı ve hücre yenilenmesini sağladığı gibi yanlış iddialarla "radyasyon karşıtı" yemekler sundu. Buna karşın sosyal medyada biri "Neden sadece baharatlı domates için 28 yuan ödeyeyim ki?" diye sorguladı.


Çin’de insanların ve hükümetin tepkisi devam ederken bir yandan Tokyo, santral yakınındaki sularda yapılan düzenli radyasyon testlerinin komşu ülkelerin ve balıkçı gruplarının endişelerini gidermesini ummakta. Haftalık test sonuçlarının önümüzdeki üç ay boyunca yayınlanacağı açıklandı. Ancak bölgedeki balıkçılar öncelikli olmak üzere pek çok vatandaş suyun boşaltılmasının geçim kaynaklarını etkileyeceğinden korkuyor. Santralin işletmecisi Tepco, 60'tan fazla radyoaktif madde içeren suyu filtreledi ancak su hala trityum ve karbon-14, sudan kolayca ayrıştırılamayan radyoaktif maddeler, içereceğinden tamamen radyasyondan arındırılmış olmayacak. Fakat uzmanlar, çok düşük seviyelerde radyasyon yaydıkları için büyük miktarlarda tüketilmedikleri sürece tehlike arz etmediklerini belirttiler. Portsmouth Üniversitesi'nden Profesör Jim Smith, "Boşaltım planlandığı gibi gerçekleştirildiği sürece, insanların maruz kalacağı radyasyonun dozu yok denecek kadar az olacaktır. Ki bu, hepimizin her yıl doğal radyasyondan aldığı dozdan bin kat daha az." dedi.


Hükümetin uzun zamandır sağladığı güvenceye rağmen, plan Japon halkı için bir münakaşa konusu olmaya devam ediyor. Yerli Asahi Shimbun Gazetesi tarafından Ağustos ayında yapılan bir ankette, katılanların %53'ünün planı desteklediği, %41'inin ise desteklemediği öğrenildi. Katılımcılardaki ayrılığın yanı sırabilim insanlarının arasında da görüş ayrılıkları bulunuyor. Bazıları daha önce bahsedildiği gibi radyasyon seviyesinin göz ardı edilebilecek kadar düşük olduğunu söylerken, diğerleri emin olabilmek için daha fazla çalışma yapılması gerektiğini belirtti.


Kaynakça:

Cai, Derek. “Fukushima: China’s Anger at Japan Is Fuelled by Disinformation.” BBC News, BBC, 2 Eylül 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66667291.


Greenall, Robert. “Fukushima: Japan Asks China to Stop Citizens Making Abusive Calls.” BBC News, BBC, 28 Ağustos 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66632237.


Ng, Kelly. “Fukushima: Sushi Lovers Grab Last Bites as Seafood Ban Hits Japan.” BBC News, BBC, 24 Ağustos 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66603831.


Ng, Kelly. “Fukushima Nuclear Disaster: Japan to Release Treated Water in 48 Hours.” BBC News, BBC, 22 Ağustos 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66578158.


Wong, Tessa. “Fukushima: What Are the Concerns over Waste Water Release?” BBC News, BBC, 25 Ağustos 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66106162.

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page