Güney Kore’de ardı ardına yaşanılan bıçaklanmalar son zamanlarda oldukça dikkat çekmekte. Polisten gelen habere göre 21 Temmuz'da başkent Seul’de bir adam, metro istasyonunda yolculara saldırarak bir kişini ölümüne sebep oldu ve üç kişiyi daha bıçaklayarak yaraladı. İfadesinde polise acınası bir hayat yaşadığını ve "başkalarını da sefil etmek istediğini" söyledi. Yine başkent Seul yakınlarında bir banliyö kenti olan Seongnam’da bir adam, 3 Ağustos günü arabasıyla yoldan geçenlere çarptıktan sonra araçtan inip bazılarını bıçakladı ve olayda 14 kişi yaralandı. Yaralananların tamamı hastaneye kaldırılırken bazılarının durumunun ağır olduğu belirtildi. Siyah giyimli bu adamın arabasıyla kaldırıma çıkmasına ve ardından bıçak sallayarak yakındaki bir alışveriş merkezine girmesine tanık olan yerel medya, saldırıyı "taşkınlık" olarak tanımlarken ülkenin ulusal komiser polisi, olayı "ayrım gözetmeyen" bir saldırı olarak nitelendirdi. Ardı ardına yaşanan bu vakalar birbirini tetikler oldu. Bir kişinin diğer insanlarla ilişki kurma ve sürdürme konusunda çok az ilgi ve yetenek gösterdiği bir durum olan şizoid kişilik bozukluğu teşhisi koyulmuş 22 yaşındaki Choi Won-jong’un, kendi saldırısını gerçekleştirmeden önce benzer olaylarla ilgili haberler okuduğu söyleniyor.
Choi Won-jong, Seul'ün güneydoğusundaki Seongnam'da meydana gelen bıçaklı saldırı nedeniyle cinayet ve cinayete teşebbüs suçlamalarıyla yüzleşirken.
“Mudjima” Suçları
Sebebi tam olarak açıklanamayıp mantıklı bir güdü göstermeyen ve kurbanlarla kişisel bir bağı olmayan bu tarz cinayetlere “Nedenini Sorma” (Don’t Ask Why) ya da “Mudjima” suçları adı verilir. Birkaç yıllık tarihi olan bu tür suçlar, Güney Kore polisi tarafından 2022 yılında resmi olarak ayrı bir kategori olarak tanımlandı: "Anormal Sebepli Suçlar." Başta polisin dikkatini pek çekmeyen “Mudjima” suçları, bu yılın ilk yarısında 18 vaka ile halka korku saldı. Düşük suç oranlarıyla bilinen Güney Kore’de böyle saldırıların etkili bir şekilde engellenemiyor olması özellikle halktan çokça tepki çekti. Evlerinden çıkmaya korkan insanlar kendilerini bir nevi karantinaya almak için evde stok yapmaya başladılar ve bu isyanlarını sosyal medyada paylaştılar. Güney Kore’nin geçen yıl son on yılın en düşük suç oranlarını kaydetmesine ve verilerin şiddet suçlarında bir artış olmadığını göstermesine rağmen son bıçaklama olayları “Mudjima” suçlarının daha yaygınlaştığı ve toplumun tehlikede olduğu algısını yaratmıştır. Bazıları, ABD’de sıkça yaşanan suçlarla Güney Kore’deki durumu karşılaştırıp “Amerikan zihniyeti”ni suçlamıştır. Buna karşılık olarak başka bir grup ise bu iddianın bir dikkat dağınıklığı yarattığını ve yetkililerin bu duruma yol açan ülkenin kendi sosyal sorunlarına bir göz atmaları gerektiğini savunmuştur.
İnsanların bu konuda olan isyanları bununla kalmamaktadır. Youtube’da biri "Geçmişte sadece psikopatlar böyle bir şey yapardı ama şimdi sıradan insanların katil olduğu bir dünyada yaşıyoruz. İnsanların umudu yok, panik yüksek ve mutluluk düşük." yorumunda bulunmuştu. Uzmanlar, Güney Kore insanında istikrarsız iş olanakları ve barınmadan, akıl sağlığı konusunda süregelen ön yargılar ve destek hizmetlerinin eksikliğine kadar altta yatan sosyal baskılara işaret ettiler. Buna örnek olarak da polis, Choi Won-jong’un yeterli ve etkili bir tedaviden geçmediğini göstermiştir. Prof. Song BBC'ye verdiği beyanda, "Temelde, toplumdan kopmuş, sosyal bağı olmayan kişilere yardımcı olabilecek bazı ruhsal ve sosyal destek sistemlerine veya politikalarına ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum." dedi.
Ancak uzmanlar, Güney Kore'nin oldukça güvenli bir ülke olmaya devam ettiğini tekrardan söylemekte. Kore Üniversitesi'nde kriminoloji uzmanı Prof Hyojong Song, "Cinayet ve diğer şiddet içeren suç oranları diğer ülkelere kıyasla çok düşük ve son 10 yılda istikrarlı bir şekilde düşüyor." diye belirtti. Güney Kore'nin cinayet oranı 100 bin kişi başına 1,3 cinayet olarak OECD ülkelerinin ortalamasının yarısı ve ABD’nin cinayet oranının beşte birinden daha az. Buna ek olarak da silahların devlet tarafından kontrolü gayet sıkı tutulmakta.
Seul'ün güneyindeki bir alışveriş merkezinde toplu bıçaklı saldırının gerçekleştiği yerde bir polis memuru nöbet tutarken.
Tehditkar Taklitçiler
Ağustos ayının ilk günlerinde yaşanan bıçaklanma olayından sonra halk arasında daha büyük bir endişeye yol açan şey, bu olayı kopyalayan bir dizi suçun ortaya çıkmasıydı. Bu saldırılar gerçekleştirilmeden önce sosyal medyada bir nevi anons yapıp nerede, ne zaman saldıracaklarını paylaşmaktadırlar ve hatta kurbanların cinsiyetini belirten paylaşımlara da rastlanılmıştır. Bu paylaşımların “salt ilgi çekmek için” paylaşıldığı düşünülüp göz ardı edilse de, insanlarda panik yaratmak için yeterliydi. 300 bin görüntülenmeyi aşan bir paylaşımda "4-6 Ağustos arasında lütfen Güney Kore'deki bu bölgelerden kaçının." ifadesi kullanıldı. Bir başka paylaşımda ise Seul’de yaşayan bir göçmen saldırı yapılacak olan yerlerin listesini açıkladı. Birçok metro istasyonu, gece hayatı alanları, bir lunapark ve bir üniversite durağı saldırı noktası olarak belirlendi. Saldırganlar, bu açıklamaya da "Dikkatli olun, çevreye dikkat edin ve güvende kalın!" diye eklediler.
Bunun üzerine polis hafta sonu için bir "özel kuvvet" operasyonu başlatarak kamuya açık alanlara binlerce memur daha gönderdi. Bu memurlara "şüpheli görünen" kişileri durdurmaları ve aramaları söylendi. Bir kişi toplum içinde bıçak taşırken görüldükten sonra tutuklandı. Polis, önlemleri çevrimiçi ortamda da devam ettirdi. Tehdit içerikli paylaşımların kimler tarafından yayınlandığını saptamak için IP adreslerini ve ihbarları kullandı.
Hafta sonu yapılan operasyonun ardından polis yaklaşık 200 tehdit tespit etti ve 34'ü genç, hatta birçoğu 14 yaşında ya da daha küçük ve kovuşturmaya tabi olmayan yaklaşık 60 kişiyi tutukladı. 17 yaşındaki bir çocuk Wonju'daki bir tren istasyonunda bıçaklama tehdidinde bulunduğu için gözaltına alındı. Bir başka vakada ise 14 yaşındaki başka bir çocuk hedef olarak gösterdiği metro istasyonunda tutuklandı. Çocuk polise öldürme niyetinin olmadığını, sadece "canının sıkıldığını ve bunu şaka olarak paylaştığını" söyledi.
Vakasız günler geçtikçe “Mudjima”lar gündemden silinmeye başlasa bile insanların aklında korku yerini korumakta. Yerel haberlere göre çevrimiçi tehditlerin haritasını çıkarmak üzere kurulan bir web hizmeti, faaliyete geçtiği ilk günlerde 50 bin’den fazla görüntülenme aldı ve hala yeni tehditleri kaydetmeye devam ediyor. Bu durum, politik müzakereleri oldukça tetikledi. Meclis üyeleri, bıçaklamalara daha ağır cezalar getirileceğini, cezai sorumluluk yaşının düşürüleceğini ve polisin sert müdahalesini meşrulaştırmak için yasalarda değişiklik yapılacağını duyurdular. The Korean Herald adlı gazetede bir yazıda “Kamu güvenliğinin diğerlerine oranla yüksek olduğu bilinen bir ülkede bu tür şiddet suçlarının işlendiğine tanık olmak son derece sarsıcıdır.” ifadesi geçmekte. Bu durum karşısında bahsi geçen suçların sebeplerini tespit etmek için kapsamlı bir soruşturma yürütülmesi ve olası taklit suçların önlenmesi ülke için birçok açıdan büyük önem taşımakadır.
Kaynakça:
Mao, Frances. “‘Don’t Ask Why’: South Korea Grapples with Back-to-Back ‘Mudjima’ Stabbings.” BBC News, BBC, 12 Ağustos 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66438202.
Armstrong, Kathyrn, ve Megan Fisher. “Stabbing ‘rampage’ Injures at Least 12 in South Korea.” BBC News, BBC, 3 Ağustos 2023, www.bbc.com/news/world-asia-66392177.
“At Least 14 Wounded after Car and Stabbing Attack in South Korean City.” The Guardian, Guardian News and Media, 3 Ağustos 2023, www.theguardian.com/world/2023/aug/03/car-and-stabbing-attack-south-korean-seongnam.