top of page
Yazarın fotoğrafıDuygu Keskin

Orta Doğu'da Güç Dengelerini Belirleyen Stratejik Bölge

Golan Tepeleri

Orta Doğu'daki siyasi ve askeri gerilimlerin merkezinde yer alan Golan Tepeleri, son dönemde İsrail'in kontrolünü genişletme adımlarıyla yeniden gündem de olmayı başardı. Suriye'ye ait olan bu bölge, 1967 yılındaki Altı Gün Savaşına da tanıklık etmiştir. Bu sıralar İsrail tarafından işgal edilmeye çalışılan ve 1981'de tek taraflı olarak ilhak edilmiş olan bir bölgedir. Günümüzde bu ilhak, uluslararası topluluk tarafından tanınmamaktadır.

AA Ajansı

İsrail'in Genişleme Politikaları

Son yıllarda, İsrail'in Golan Tepeleri'ndeki yerleşimlerini artırma ve bölge üzerindeki kontrolünü genişletme yönündeki adımları, Suriye ile zaten gergin olan ilişkileri daha da karıştırıyor. 2024 itibarıyla İsrail, bu bölgede yeni yerleşim alanları oluşturmuş ve askeri varlığını daha da güçlendirmiştir. Bunun yanında, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgali de giderek artmış, Batı Şeria'da yerleşim faaliyetleri hızlanmıştır. Bu politikalar, uluslararası hukukun ihlali olarak görülmekle birlikte bölgede ki gerilimi artırmaktadır.


2024 yılında İsrail'in, Suriye'ye ait topraklarda yaptığı askeri operasyonlar ve genişleme çabaları da dikkat çekmiştir. Özellikle Suriye iç savaşının etkilerini fırsata çevirmeye çalışan İsrail, Golan Tepeleri'nde askeri varlığını kuvvetlendirmeye çalışarak bölgede iç karışıklık çıkartmaktadır. Bu durum, Suriye'deki Esad rejiminin üzerindeki uluslararası baskıyı artırırken, İsrail'in bölgedeki yayılmacı politikalarına yönelik eleştirilerin çoğalmasına neden olmuştur. Esad yönetimi ise Suriye’den Rusya’ya ailesini alarak kaçmıştır üstüne iç savaşın etkileri ve ekonomik çöküş işe beraber bu duruma doğrudan yanıt vermekte zorlanmaktadır. Rejim İsrail'i bölgede provokatif bir aktör olarak tanımlamaktadır.


Türkiye'nin Perspektifi ve Bölgesel Dinamikler

Türkiye açısından bakıldığında ise Suriye'deki iç savaşın ve İsrail'in Golan Tepeleri'ndeki genişleme politikalarının yaratmış olduğu karmaşa, bölgeye yönelik politikalarını daha hassas bir hale getirmiştir. Türkiye, uzun süredir kendi topraklarında milyonlarca Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapması iç politikada önemli bir tartışma konusuna olmuştur. Türk hükümeti, Suriye'deki Esad rejiminin yıkılması ile birlikte, mülteci sorununun çözümüne yönelik yeni adımlar atmayı hedeflemektedir. Ülkemizdeki Suriyeli mülteciler geçtiğimiz günlerde ülkelerine geri dönmek üzere yola koyuldular.


Son dönemde, Türkiye'de Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönmesi için güvenli bölgeler oluşturma ve uluslararası destek sağlama girişimleri hız kazanmıştır. Ancak İsrail'in Golan Tepeleri'ndeki işgali ve Suriye'nin istikrarsızlığı, bu süreci daha da zorlaştırmaktadır. Esad rejiminin kontrolü yeniden ele alma çabaları, bölgesel aktörlerin stratejilerinde değişimlere neden olabilir.


Uluslararası Tepkiler

Birleşmiş Milletler ve çeşitli uluslararası kurumlar, İsrail’in Golan Tepeleri'ndeki politikalarını çok kez kınamış ve bölgenin Suriye'ye ait olduğunu vurgulamıştır. Fakat, bu tepkilere rağmen İsrail'in bölge üzerindeki hak iddiası devam etmektedir. 2019 yılında ABD, İsrail’in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tanıyan az sayıda ülkeden biri olmuştur. Diğer yandan, İsrail'in Filistin üzerindeki işgal politikaları da uluslararası toplumun sürekli eleştirilerine konu olmaktadır.


Bölgesel ve Küresel Yansımalar

Golan Tepeleri'ndeki gerilim, Orta Doğu'da zaten karmaşık olan güç dengelerini daha da hassas bir hale getirmektedir. İsrail'in genişleme politikaları, bölgedeki diğer aktörlerin tepkisini çekmekte ve Suriye'deki iç savaşın etkileriyle birlikte yeni çatışma riskleri doğurmaktadır. Esad rejiminin uluslararası meşruiyetini yeniden kazanma çabaları, İsrail'in Golan Tepeleri'ndeki faaliyetlerine doğrudan yanıt verememesine rağmen bölgesel denklemi değiştirebilir. Türkiye'nin Suriyeli mültecilerle ilgili atacağı adımlar da bu denklemde kritik bir rol oynayacak. Uluslararası topluluğun bu konuda nasıl bir tavır alacağı, bölgenin geleceği açısından belirleyici bir unsur olacak.


Deren İlbeyi ve Yağmur Ece Nisanoğlu tarafından editlendi.

6 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page