top of page

Trump Neden Mahkemede?

Eski Amerika Birleşik Devletleri Cumhurbaşkanı Donald Trump, geçtiğimiz perşembe günü bir kez daha mahkeme salonundaydı. Şimdiye kadar iki kez daha avukatlarla karşı karşıya gelen Trump’ın şu anki davasının en ciddi olduğu düşünülüyor.

Bundan önce Mart ayında New York’ta görülen dava, Trump’ın cumhurbaşkanı görevine gelmeden önce Stormy Daniels adındaki bir porno yıldızına sus payı verdiğini gizlemek için dolandırıcılık yaptığı suçlaması üzerineydi. İkinci dava ise cumhurbaşkanlık dönemi bittiği halde bazı gizli belgeleri FBI ve Ulusal Arşiv’den saklaması hakkındaydı. Ancak şu anki dava, 2020 yılındaki seçimleri ters çevirmeyi denemesi ve Amerika’nın cumhurbaşkanıyken vatandaşlara defalarca yalan söylemesi üzerine suçlamaları bulunduruyor.


Trump’ın karşı karşıya olduğu dört suçlamanın içinde ABD’yi dolandırmak amacıyla komplo kurmak, vatandaşların haklarına karşı komplo kurmak ve tanıkları tahrif etmek bulunuyor. Bu suçlamaların her biri 20 yıla kadar hapis cezası alma ihtimali taşıyor. Bu eylemlerin Trump destekçilerinin 6 Ocak 2021’de meclise gelerek Joe Biden’ın seçimleri kazandığının resmileşmesine engel olmaya çalıştığı isyanlara sebep olduğu söyleniyor.

Aynı zamanda davada her ne kadar suçlamalarla karşı karşıya olmasa da Trump’ın işbirlikçisi olduğu anlaşılan altı kişi daha bulunuyor. Bunlardan ilki, Rudy Guliani, eski New York valisi ve Trump’ın avukatı. İddianamede bilerek yanlış iddiaları yayan ve strateji geliştiren bir avukat olarak tanıtılıyor. Beyaz Saray avukatı John Eastman’ın ise sahte seçmenler yarattığı ve seçim sonuçlarının resmileşmesini engellediği söyleniyor. Kenneth Chesebro da aynı şekilde sahte seçmenler yaratan, Sidney Powell ise seçim sonrası seçimlerin adil gerçekleşmediğini söyleyen bir avukat. Jeffrey Clark da sahte soruşturmalar açan bir avukat olarak tanımlanıyor. Ancak altıncı ve son işbirlikçinin kimliği hala gizli durumda bulunuyor ve sadece sonuçların resmileşmesini engelleyen ve sahte oy pusulalarının gönderilmesini sağlayan bir politik danışman olarak anlatılıyor.

Davaya bakan yargıç ise Trump için tanıdık bir yüz, ya da düşman, Tanya Chutkan. Trump 2021’de yönetiminin Beyaz Saray belgelerine erişimini talep ettiğinde “Cumhurbaşkanları kral değil ve davacı cumhurbaşkanı değil.” cümlesiyle Chutkan tarafından reddedilmişti. Chutkan, 2014 yılında Barack Obama tarafından ABD Columbia Bölge Mahkemesi’ne atanması teklif edilmiş ve 95’e 0 oyla meclis tarafından kabul edilmişti. Washington Post’a göre şu ana kadar karşısına çıkan 31 davalıdan her birini hapis cezasına mahkum etmiş bulunuyor.


Trump’ın sözcüleri ise bu davanın amacının seçimlere karışmak olduğunu ve Nazi Almanyası, Sovyetler Birliği gibi otoriter ve diktatör rejimleri andırdığı açıklamasını yaparak “Amerikan dışı cadı avları bitecek.” şeklinde söylemlerde bulundular. Trump, bu “solcu cadı avları” sebebiyle toplamda 561 yıl hapis cezasıyla karşı karşıya olduğunu iddia ediyor. Yolladıkları bağış toplama e-postalarında eğer bu yasa dışı yargılamalar başarılı olursa ve hukuk ateşe verilirse bunun onu durdurmayacağını, onların kavrayışının daha da sıkılaşacağını dile getiriyor. Seçim kampanyası için ayrılan paranın yaklaşık 40 milyon dolarını da kendi yasal ücretleri için kullandığı söyleniyor.

2024 genel seçimlerine katılacak diğer adaylardan bazıları bu suçlamayı haksız görürken, başkalarıysa destekledi. Florida valisi olan ve anketlerde hep Trump’a ikinci sırada çıkan Ron DeSantis, Washington’da adil bir dava görülemeyeceğini çünkü davaya bakacak her bir jürinin “bataklık mentalitesi”ne sahip olduğunu söyledi. X, yani eski adıyla Twitter, uygulamasında yaptığı bir açıklamada başkan seçilirse tüm Amerikalılar için adaleti sağlayacağını söyledi.


Trump’ın eski başkan yardımcısı Mike Pence ise kendini anayasadan üstün gören birinin hiçbir zaman ABD cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini söyledi. Son suçlamalardan sonra yaptığı açıklamada, Trump’ın kendisiyle anayasa arasında bir seçim yapmasını istediğini, onun anayasayı seçtiğini ve her zaman da seçeceğini söyledi. Son anketlerde sırasıyla %3 ve %5 oy alan Vivek Ramaswamy ve Tim Scott, cumhurbaşkanına desteklerini açıklarken, eski cumhuriyetçi milletvekili Will Hurd ise Trump’ın hapse girmemek amacıyla yeniden aday olduğunu söyledi.

Perşembe günkü duruşmada Trump’ın avukatı beklendiği üzere Trump’ın suçsuz olduğu iddiasını öne sürdü. Trump’ın avukatı John Lauro, karşı tarafın 3 yıldır hazırlandığını söyleyerek adil bir dava görülmesi için kendilerine daha fazla zaman tanınmasını talep etti.


Cuma günü, Trump’ın kendi medya ve teknoloji grubunun açtığı “TRUTH” adlı sosyal medyada yaptığı paylaşımda, “BENİM PEŞİMDEN GELİRSENİZ, BEN DE SİZİN PEŞİNİZDEN GELİRİM!” şeklinde tehditte bulunduğu, davacılar tarafından yargıca iletildi ve gizli bilgilerin açığa çıkmaması amacıyla Trump’ın paylaşımlarına bir sınırlama getirilmesi istendi. Trump’ın sözcüsü ise kısa bir süre sonra yapılan açıklamada bu mesajın politik rakiplere karşı olduğunu bildirdi. Trump pazartesi günü gene TRUTH platformunda yaptığı açıklamada başka bir yargıç talep ettiklerini ve bu şekilde adil bir dava görülmesinin imkansız olduğunu söyledi. Ayrıca duruşmaların Washington’ın dışında yapılmasını talep edeceklerini belirtti.


Her ne kadar davacı tarafın avukatı John Smith hızlı bir mahkeme süreci hedeflese de, zamanlamalardan ötürü dava görülene kadar Trump’ın çoktan cumhurbaşkanı seçilmiş olması ihtimali bulunuyor. Veya tam tersi şekilde ilk hapse girdiği durumda bile ABD kanunları altında kişi hapiste olsa da aday olmalarına bir engel bulunmadığından Trump’ın önünde herhangi bir sorun bulunmuyor.


Trump’ın karşısındaki suçlamalara rağmen anketlerde Trump’ın en öndeki aday olarak pozisyonu gittikçe güçleniyor. %53 oy ile başı çeken Trump’a ikinci gelen isim ise sadece %16 oy ile DeSantis. Şubat ayında ise bu iki adayın oyları sırası ile %41 ve %39 civarındaydı. İlk tutuklandığı ve duruşmaya çıkarıldığı nisan ayından beri ise çoğu cumhuriyetçi seçmen için birinci seçim olduğu görülüyor. Bunun sebebinin ise seçmenlerin bu davaların politik olarak Trump’ı geriye düşürmek amacıyla açıldığına inanması olduğu düşünülüyor.


Yargıç ve iki tarafın 28 Ağustos’ta duruşma tarihlerine karar vermesi planlanıyor. Önümüzdeki yıl içerisinde bu üç dava için 78 farklı suçlamayla karşı karşıya olan Trump’ın cumhuriyetçi seçmen desteğinin ne kadar süreceği ve seçimlerin sonucunda hapse girmekten kurtulup kurtulamayacağı ise merak konusu olmaya devam ediyor.



Ceyda Baş ve Yağmur Ece Nisanoğlu tarafından editlendi

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page